"Prof. Dr. Fuat Sezgin ve Müslümanların Bilime Katkıları" Konferansı Gerçekleşti
Uluslararası Ticaret ve Finansman Bölümü'nden Girişimcilik Söyleşisi Etkinliği
TÜBİTAK 2209-A/B Üniversite Öğrencileri Araştırma Projeleri Destekleme Programı ...
1. Doğu Karadeniz Dahiliye Sempozyumu Üniversitemizde Düzenlendi
Eğitim Aile Sağlığı Merkezi Düzenlenen Törenle Açıldı
Öğrencilerimiz Şehir Bilgilendirme Turu ve Efor Konserine Yoğun İlgi Gösterdi
Çiftçi Eğitimleri Projesinde Konu Fındık Kurutma
En Etkili Bilim İnsanları Sıralamasında GRÜ’den 7 Bilim İnsanı Yer Aldı
Rektörümüz Prof. Dr. Yılmaz Can Öğrencilerle Yemekte Buluştu
13 Mayıs 2024 Pazartesi günü Eğitim Fakültesi önünde düzenlenen ve hayatını kaybeden İbrahim OKTUGAN için saygı duruşunda bulunulması ve akabinde İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan törende, yaşanan şiddet olayının kınandığı bir bildiri okundu.
Toplumda artış gösteren şiddet olaylarının okullarda da görülmesinin ve öğretmenlere yönelmesinin büyük bir üzüntü ve endişe ile takip edildiğinin dile getirildiği bildiride şunlar yer verildi: “Öğretmen yetiştiren fakültenin mensupları olarak biz eğitimciler, şiddetin her türlüsüne karşı olduğumuzu ifade etmek istiyoruz… Bu elim olayda hayatını kaybeden meslektaşımıza rahmet, ailesine ve eğitim camiamıza başsağlığı diliyoruz. Yine görevlerini fedakârca yaparken şehit olan/edilen tüm öğretmenlerimizi de saygıyla anıyoruz.
Bu bağlamda şiddet açmazının ortadan kaldırılmasında hepimize büyük görevler düştüğünün farkındayız. Toplumların yolunu aydınlatan ve bütün meslek elemanlarını yetiştirenler öğretmenlerdir. Nitekim başöğretmenimiz Mustafa Kemal ATATÜRK’ün ‘’Milletleri kurtaranlar yalnız ve ancak öğretmenlerdir’’ söylemi, öğretmenlik mesleğinin önemini tüm gerçekliği ile ortaya koymaktadır. Bu nedenle öğretmenlerimize sıkılan kurşun ve atılan yumruk, ülkemizin ve milletimizin geleceğine indirilmiş bir darbedir… Toplumumuzda yaşanan şiddet olaylarının arka planı irdelenerek gerekçeleri ortaya çıkarılmalı ve gerekli çözümler için paydaşların işbirliği yapması kaçınılmazdır…”