Sağlık Hizmetleri MYO’da Dış Paydaşlarla Kalite ve Akreditasyon Toplantısı
Dünya Çocuk Hakları Günü’ne İthafen Çocuk Hakları Sergisi
Çocuk Hakları Paneli ve Resim Sergisi
Diş Hekimliği Fakültesi Beyaz Önlük Giyme Töreni
Eğiticilerin Eğitimi ve Sertifika Programı
2024 Yılı 5. Dönem İlkyardımcı Eğitimi Başarıyla Tamamlandı
TÜBİTAK ARDEB Destek Programları Tanıtım Etkinliği Gerçekleştirildi
“Gençlikle İftihar Ediyorum ve Onlarla Övünüyorum”
Törende ilk olarak konuşan Tıp Fakültesi Dekanımız Prof. Dr. Erdal Ağar sözlerine bu özel günümüzde tüm hava muhalefetine rağmen bizleri yalnız bırakmayıp teşriflerinizden dolayı hepinize teşekkür ediyorum diyerek başladı. Dekan Ağar, “İnsan yaşamını her şeyin üzerinde tutan doktorlarımızın 14 Mart Tıp Bayramı’nı coşkuyla kutluyorum. Dünyanın her yerinde saygın ve onurlu bir meslek olarak kabul edilen hekimlik mesleğini seçen ve hakkıyla yerine getiren tüm sağlık çalışanlarına şükranlarımı sunuyorum. Hayatlarını kaybettiği için bu mutlu günü bizlerle birlikte kutlayamayan tüm sağlık çalışanlarını, şehitlerini rahmet ve minnetle anıyorum. Aramıza yeni katılan arkadaşların öğrenmesi için her 14 Mart Tıp Bayramı’nda dile getirdiğimiz gibi 14 Mart aslında 1827’de kurulan ilk modern tıp eğitiminin başlangıcı olarak kabul edilir. Ancak Osmanlı’da neredeyse yüz yıla yakın bir bayram olarak kutlanmadı, bunun için özel bir tören yapılmadı. Ta ki 14 Mart 1919’a kadar… Mütakere dönemlerinde İngiliz toplarının şehre çevrili olduğu günlerde işgalciler limana yakın olduğu için Tıp Fakültesi Tıbbiyeyi Şahane’nin binasına el koymuşlardır ancak bu vatanın şerefli evlatları, tıp fakültesi öğrencileri bu duruma sessiz kalmamaya karar vererek örgütlenmiş ve işgali protesto etmeye karar vermişlerdir. 14 Mart 1919 tarihinde Tıp Bayramı’nı kutlamak için toplanıyoruz bahanesiyle büyük bir protesto gerçekleştirdiler. Protestolara hiç müsamaha göstermeyen İngilizler o gün o protestoyu sineye çekmek durumunda kalmışlardır. Tıbbiyelilerin yaptıkları bununla sınırlı kalmadı. Sivas Kongresi’nin bir bölümünde İngiliz ve Amerikan mandasının geçtiği bir noktada Tıbbiyeli Hikmet ayağa kalkar ve “Mandayı kabul etmeyiz, edecek olanları da kabul etmeyiz. Mustafa Kemal Paşa’ya doğru dönerek farz-u mahal manda fikrini siz kabul ederseniz sizi de reddederiz demiştir.” Bunun üzerine Mustafa Kemal Atatürk ayağa kalkmış ve “Gençlikle iftihar ediyorum ve onlara güveniyorum. Mandayı hiçbir şart altında kabul etmeyeceğiz parolamız tektir ve değişmez; ya istiklal ya ölüm.” sözlerini söylemiştir. Dolayısıyla 14 Mart Tıp Bayramı yalnızca sağlıkçıların kutladığı sırada bir gün değildir. 14 Mart renk, dil ve din ayırt etmeden kendini insanlığa adamış koca gönüllülerin yaktığı bağımsızlık aşkının bir meşalesidir.” diyerek konuşmasını noktaladı.
Törenin devamında konuşan Rektörümüz Prof. Dr. Yılmaz Can, “14 Mart tıp Bayramı’nı kutluyorum. Hekimlik tarihin her döneminde saygın bir meslek olmuştur. Bundan sonra da saygın bir meslek olarak devam edecektir. Acılarımızı dindiren, yaralarımızı saran hekimlerimizi, sağlık çalışanlarımızı saygıyla selamlıyorum. Yakın süreçte bir pandemi yaşadık ve bu dönemde onların ne büyük bir özveri göstererek hizmet ettiklerini çok yakından biliyorum. Hekimlerimize ve sağlık çalışanlarımıza yönelik şiddeti reddediyorum ve kınıyorum. Bu noktada bir an önce ciddi yasal düzenlemeler yapılacağını umuyorum. Erdal Hoca’mın şahsında Tıp Fakültemiz çatısı altında çalışan okuyan emek veren herkesi tekrar selamlıyorum, bayramlarını kutluyorum. Gençlerimize başarılar diliyorum.” dedi.
Tören beyaz önlük giyme töreni ve Tıp Fakültemiz öğrencileri tarafından kurulan Grup Asistoli’nin müzik ziyafeti ve Doç. Dr. Emel Uzunoğlu’nun “Yapay Zeka ve Yeni Nesil Hekimlik” başlıklı konuşması ile son buldu.