YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar Üniversitemizin ev sahipliğinde gerçekleşen Üni-Dokap Bölgesi Üniversiteleri olağan toplantısında birliğe bağlı 15 üniversitenin rektörleriyle bir araya geldi.

Üniversitemiz Şehit Ömer Halisdemir Konferans Salonu’nda gerçekleşen toplantı Üni-Dokap Dönem Başkanı Rektörümüz Prof. Dr. Yılmaz Can’ın sunumuyla başladı.  Konuşmasına YÖK Başkanını, beraberindeki heyeti ve Üni-Dokap Bölgesi  rektörlerini Üniversitemizde ağırlamaktan büyük mutluluk duyduğunu belirten Rektörümüz ardından Üni-Dokap Bölgesine bağlı 15 üniversitenin öğrenci, öğretim elemanı, idari personel sayıları, yurt imkanları, birliğe bağlı üniversitelerin iyi uygulama örnekleri gibi verileri içeren bir sunum yaptı. 

Rektörümüzden sonra kürsüye çıkan YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, sözlerine DOKAP Bölgesi Üniversiteler Birliğinin olağan toplantısında bulunmaktan dolayı fevkalade mutlu ve memnun olduğunu belirterek başladı. Özvar devamında, "Üniversite birlikleri yükseköğretim kurumlarının misyonları çerçevesinde güçlerini birleştiren önemli oluşumlardır. Bu oluşumlar iş birliği ve başarılı uygulama örneklerinin paylaşım yoluyla üyelerinin eğitim öğretim kalitesini ve araştırma kapasitelerini arttırmakla kalmıyor, aynı zamanda ulusal ve uluslararası rekabette başarılı olmaları için benzersiz fırsatlar sunuyor. Bununla birlikte herhangi bir akademik birliği sadece üyeleri için fırsat ve avantaj üreten bir platform olarak anlamakta doğru olmayacaktır. Bu birlikler aynı zamanda en az bu imkanlar kadar üyelerinin sorunlarına ortak bir akıl ve gayretle çözümler arayan teşekküllerdir. Bu birlikler eğitim öğretim ve araştırma, geliştirme gibi birincil faaliyetlerin yanı sıra bulunduğu ilin ve bölgenin doğal, ekonomik, ticari, sanayi ve sosyal potansiyelinin etkin kullanılması yerel ekonomik hayatın geliştirilmesine katkı sağlanması bölgenin ihtiyaç duyduğu insan kaynağının yetiştirilmesi bakımından önemi işlevler üstlenmişlerdir. Doğu Karadeniz Projesi Bölge İdaresi DOKAP bütçe ve proje imkanları açısından Doğu Karadeniz yöresinde büyük bir kurum ve önemli bir kaynak sunucusudur. Bugün toplanmamıza vesile olan Doğu Karadeniz Kalkınma Projesi Bölge Kalkınma İdarisine ve Doğu Karadeniz Üniversiteler Birliği üyelerine Giresun Üniversitemizin dönem başkanlığı süresi boyunca bu birliğin önemli katkılar sağlamasını, bölgenin ve şehirlerimizin gelişmesinde önemli roller oynamasını temenni ediyorum. Bu açıdan DOKAP gerçekten önemli bir projedir. Bu projelerinin içerisinde üniversitelerimizin üstleneceği roller bölgenin kalkınmasına doğrudan önemli bir katkı sağlayacağına inanıyorum. Hâlihazırda on beş üniversitemiz ile faaliyetlerini sürdüren Doğu Karadeniz Üniversiteler Birliğinin  önümüzdeki yıllarda sadece bölgenin kalkınmasını değil  aynı zamanda da Türk yüksek öğretim hayatına da bir nitelik kazandıracağı inancını da sizlerle paylaşmak isterim. Bünyesinde misyonel kalkınma planı yürüten üniversitelerimizin de bulunduğu bu birlik kuracağı tam bir işbirliği ve dayanışma ile üyelerine hiç şüphe yok ki nispi rekabet gücü kazandıracak bir potansiyele sahiptir. Yükseköğretim kurulu olarak yükseköğretimin eğitim, öğretim, araştırma ve topluma hizmeti kapsayan bütün süreçlerinde, değerli arkadaşlarım kalite, çeşitlilik, farklılık ve bölgesel gelişme odaklı bir planlama anlayışını ve yaklaşımını fevkalade önemsiyoruz. Üniversitelerimizin misyon farklılaşması odaklı ihtisaslaşmasına yönelik çalışmalarımızı da bu kapsamda değerlendiriyor ve bu alandaki faaliyetlerimizi üniversitelerimiz ve tüm paydaşlarımızla birlikte bundan sonra da güçlendirerek devam ettirmeyi düşünüyoruz. Bu konudaki azimli duruşumuzu ve kararlılığımızı da sizlerle paylaşmak isterim. Bölgesel kalkınma olarak misyon farklılaşması ihtisaslaşma programı kapsamında mevcutlara sizlerin de bildiği gibi geçtiğimiz birkaç gün evvelinde yedi üniversitemizi de dahil ederek yirmi iki üniversitemize bölgesel kalkınma odaklı misyon yüklemiş olduk. Yükseköğretim kurulunun yeni vizyonuna göre üniversitelerin istihdama sağlayacağı katkı başkanlığımızın izleyeceği önemli performans kriterlerinden birisi olacaktır. Ulusal ve uluslararası iş gücü piyasasını takip eden ve kendi mezunlarının istihdamını izleyen üniversite yönetim anlayışının hâkim kılınmasının önceleyeceğimizi buradan bir kez daha ifade etmek isterim. Burada istihdama katkı sağlamaktan kastımız üniversitelerimizin elbette mezunlarımızın iş bulması anlamına gelmemektedir. Üniversitelerin istihdama katkısı yetiştirdiği öğrencilere daha fazla bilgi daha faza beceri ve daha fazla yetkinlik kazandırmak suretiyle iş gücü piyasalarında mezunlarına rekabet üstünlüğü veya gücü kazandırmaktır." dedi.

"Yeni Kurulan Üniversitelerimize Biraz Zaman Verilmeli"

Konuşmasında Cumhuriyet tarihinde Yükseköğretimde iki önemli dönem olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Özvar, "Biri 1950'lerin ortalarındaki büyük şehirlerin dışına taşan kurumlarımız, diğeriyse 2000'li yılların ortasında diğer illere açılan üniversitelerimiz. Bu 207 aktif üniversitemiz önümüzdeki yıllarda bölgesel kalkınma hedeflerine ulaşmak bakımından önemli roller oynamakla kalmayacaklar, belki en az onun kadar bölgeler arası iktisadi eşitsizliklerin gelişme farklılıklarının da büyük ölçüde giderilmesinde önemli roller oynayacaklardır. Ben üniversitelere biraz zaman verilmesi gerektiğini düşünüyorum. Yeni kurulan üniversitelerimizin biraz serpilebilmesi, biraz olgunlaşabilmesi, kendilerini ispat edecek bir zamanın verilmesi hususunda buradan saygıdeğer konuklara bir mesaj vermek istedim. Üniversitelerimize gerekli zaman tanındığında göreceksiniz önümüzdeki yıllarda ülkemize fevkalade önemli hizmetler sunacaktır diye düşünüyorum." diyerek sözlerini noktaladı.