Haberler

GRÜ Türkoloji Topluluğu tarafından düzenlenen ve Üniversitemiz akademisyenlerinden Prof. Dr. Nazım Elmas, Dr. Öğr. Üyesi Dursun Şahin ve Dr. Öğr. Üyesi Nazım Kuruca’nın konuşmacı olarak katıldığı ‘’Bir Dava Adamı Mehmet Akif Eersoy’’ başlıklı panel, 17 Aralık 2018 Pazartesi günü, Güre Yerleşkesi Şehit Ömer Halisdemir Konferans Salonunda gerçekleştirildi.

Topluluk öğrencilerinden  Sena Nur Özkan’ın, Mehmet Akif Ersoy’un “Bülbül” adlı şiirini okumasıyla başlayan program, Şiir Topluluğu ve Türkoloji Topluluğu öğrencilerinin seyircilerin arasından çıkarak Akif’in ölümsüz eseri, bağımsızlığımızın sembolü İstiklal Marşı’nı okumalarıyla devam etti.

Öğrencilerin, büyük beğeni toplayan performanslarının ardından başlayan panelde İlk sözü Prof. Dr. Nazım Elmas aldı. Mehmet Akif’in ölüm yıl dönümünde böylesine bir organizasyonun öğrenciler tarafından düşünülüp hazırlanmasının çok önemli bir ayrıntı olduğunu söyleyen Nazım Elmas, etkinlikte yer alan öğrencilere çabaları için teşekkür etti.

“Safahat” üzerinden konuşmasını sürdüren Prof. Dr. Nazım  Elmas, M. Akif Ersoy’un kendisini tanımladığı şiirlerin her şeyden önce samimiyet unsurunu taşıdığını belirtti. Akif’in, ‘’Her şey Vatan İçin’’ düşüncesiyle İstanbul’dan Anadolu’ya geçişini ve milli mücadele döneminde üstlendiği rolü kronolojik olarak sıralayan Elmas, son olarak Mehmet Akif Ersoy’un diğer eserlerine de değinerek sözlerini noktaladı.

Panelin bir diğer konuşmacısı Dr. Öğr. Üyesi Nazım Kuruca da, Akif’in Türk Milleti’nin yüreğini temsil ettiğini söyleyerek sözlerine başladı. Milli Mücadele yıllarında yaşanılan zorluklara ve verilen mücadeleye değinen Kuruca, Akif’in bu mücadelenin kazanılmasında sağladığı katkıyı dinleyicilere aktardı.

Akif’in Avrupa üzerine düşünceleri sorulduğunda Onun bir Avrupa gezisi dönüşü sarfettiği; “Adamların bir işi var bizim dinimize benziyor, adamların bir dini var bizim işimize benziyor” sözüne atıfta bulunan Nazım Kuruca, bu sözlerinin günümüzde dahi üzerinde düşünülmesi gereken ibretlik sözler olduğunu söyledi.

Türk toplumunda bu gün evlerde Kuran-ı Kerim’den sonra en çok bulunan eserin Safahat olduğunu ifade eden Kuruca, Akif’in, Türk insanının başı belaya girdiğinde, sıkıştığında, karanlık yollarda yolunu kaybettiğinde kendisine uzanacak bir el olduğunu söyleyerek konuşmasını bitirdi.

Programda son sözü alan, Dr. Öğr. Üyesi Dursun Şahin, Türk tarihindeki önemli isimlerin Mehmet Akif Ersoy’a ilişkin düşünceleri salonla paylaştı.

İlk olarak Mustafa Kemal Atatürk’ün M. Akif Ersoy’a dair düşüncelerine değinen Dr. Öğr. Üyesi Dursun Şahin, onun İstiklal Marşı’nın özellikle; “Hakkıdır, hür yaşamış bayrağımın hürriyet; Hakkıdır, Hakk’a tapan milletimin istiklal !” dizelerini beğendiğini ve bu dizelerde ifade edilmek istenen Hürriyet ve İstiklal aşkının millet tarafından asla kaybedilmemesi gerekliliğine vurgu yaptığını söyledi.

“Akif benimsediği bir davaya ne kadar candan bağlanan bir şahsiyet olduğunu İstiklâl Marşı’nda göstermiştir” sözleriyle Kazım Karabekir’in görüşüne yer veren Şahin,  Peyami Safa, Nurettin Topçu, Orhan Seyfi gibi isimlerin Akif hakkındaki düşüncelerine yer vererek konuşmasını sürdürdü.

Üniversitemi akademik ve idari personeli ile öğrencilerin katıldığı “Bir Dava Adamı, Mehmet Akif Ersoy” paneli, plaket takdimi ve toplu fotoğraf çekimi ile sona erdi.